Stalinin uydurduğu bu isimler yıllarca Türk halkını parçaladı. Azeri diye bir tayfa var ama bu tayfanın Azerbaycan Türkleri ile yakından uzaktan bir alakası yok.
Azerbaycan’da nüfusun %95’i Türkler oluşturmaktadır. Azerbaycan’da yaşadıkları için Azerbaycan Türk’ü ve ya Azerbaycanlı denile bilinir, halkın ismi ise Türk. Örneyin Ankara’lı, Manisa’lı, Bursalı ve.b Bunlar nasıl coğrafi anlamda kullanılıyorsa, Azerbaycanlı, Türkiyeli, Özbekistanlı ve.b bunlar da aynı anlamda kullanılıyor.
Türkler Karabağ’da savaştı mı diye soruyorlar… Soru bu şekildeyse cevap bellidir: Elbette savaştılar!
Nüfusunun %95’i Türk olan bir ülkenin toprakları uğrunda kim savaşacaktı?
Yok eğer soru Türkiye Karabağ’da savaştı mı şeklindeyse bunun da cevabını her kes biliyor. Türkiye Karabağ savaşında, her konuda olduğu gibi Azerbaycan’ın yanında oldu ve manevi olarak, diplomatik olarak destekledi.
Her iki devlet yetkilileri tarafından uluslararası arenada defalarca “Gerek duyulduğunda tek millet, tek ordu, tek devlet oluruz” gibi açıklamaları duymuşsunuzdur.
Buna örnek olarak Azerbaycan Cumhurbaşkanı sayın Aliyevin, Prag’daki Doğu Ortaklığı Zirvesi’nde, dönemin Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan’ın Türkiyeye karşı eleştirilerine cevap olarak ‘Masada Türkiye yok. Fakat ben buradayım’ tepkisini hatırlatmakta fayda var.
Artık Şuşa Beyannamesi ile Azerbaycan ve Türkiye’nin karşılıklı olarak yükümlülükleri yarandı. Şuşa Beyannamesi bizi resmi olarak gerektiğinde tek ordu, tek devlet yapıyor.
Bu beyanname sayesinde “BİZ” diye biliyoruz. Tıpkı Cumhurbaşkanlarımız sayın İlham Aliyev ve sayın Recep Tayip Erdoğan’ın dediği gibi.
Dostlarımız sevinirken, düşmanlarımız rahatsız olmaya devam etsinler. Çünkü bu birlik ebedidir!
Sağlıkla kalın.